26 Haziran 2013 Çarşamba

çubuklu...


Radyo başında kadıköyden gol haberi bekleyerek büyüyen nesildenim...
Kente Fenerbahçe gelecek diye yola dökülenlerden...
Rıdvanı Aykutu görebilmek için otel önünde sabahlayanlardan...
Stat önünde sabahlayanlara imrenerek...
Kapalıyı bizimkiler kapmış diye uzaktan böbürlenenlerden...
Şeref tribününe hiç bakmadım bir ömür...
Gözüm hep çıkış tünelinde...
Top toplayıcı çocuk el etsin...
Yıkılsın Ankaranın kale arkası... Konfeti yağsın Oğuzun saçlarına...
Hele Schumacher bi el sallasın... Babam... koca adam... ağlasın...
Gebze'den trene binip, Bostancı'da kalbini zaptedemeyenlerdenim...
Kızıltoprak ara sokağında yürürken adımları istemsizce hızlananlardan...
Hey hat! O ten yok artık...
Bir daha olacak mı bilmem?
Zor günler...
Akşam özetlerinde yenildiğimizi öğrendiğimiz günlerden zor...
Samsun'dan 4 yemek gibi değil... Daha ilk maç Kadıköy'de Aydın bozgunundan beter...
Tarifsiz...
Uzun uzun kafanızı şişirmeyeyim...
Pazar sabahı kabusa uyananlardanım...
caddeye silivriye çağlayana koşanlardanım...
12 Mayısta gaz yiyenlerdenim nefessiz...
Alex için havaalanında gözyaşı dökenlerdenim...
Aykut hocanın gidişiyle ciğeri sönenlerden...
Herkes bi taraf seçerken, iki evladına birden ağlayanlardanım...
Bir oğlu kışlada diğeri dağda kalan analar gibi...
Çaresiz...
Kızgınım bugün...
Herkese hak verebilenlerdenim yine de...
Vallahi komplo be abi cümleleri geçiyor aklımdan...
3 temmuzdan bugüne.. her günüyle her aşamasıyla...
Ama biz ne yaptık kardeşim diye soranlardanım...
Adam isviçreye büro kurarken senin davanı takip için,
sen niye oturup taraftarla uğraştın diyenlerdenim...
Tribünden önce hesaplaşacak kimse yok muydu sorusu kafamda...
Mehmet Ağar niye Lefter'den bir adım önde diye tırnağını yiyenlerden...
Tribüne kızanlardanım...
Bir başkan gitsin diye bunca zaman formaya sırt çevrilir mi, diye...
Araftayım yani... hiç çıkamadığım yerde...
2 yıldır yönetimin herşeyi anlatmasını bekleyenlerdenim...
11 temmuzda çekin şu takımı ligden diyenlerden...
Şimdi ne desem boş... Kim ne dese boş...
Komploysa karşısında dikileceksin...
Çağlayanda tomanın karşısına dikilenler gibi...
Yok değilse... veda edeceksin...
Bir kuruşun hesabını yapmadan sessizce giden kocaman adam gibi...
Oyunsa bozacaksın... oyunda yandıysan çıkacaksın...
Tek tek sıralayacaksın kim ne yaptıysa, sen ne yaptıysan...
Bana değil usta yanlış anlama... ben kimim... hiç
Leftere anlatacaksın... basriye... Ayetullah beye...
İki yıl değil 10 yıl avrupaya gitmesen...
hiç kupa almasan, küme düşsen gam değil...
Ama çubuklu emanete gölge düştüyse... güneşin önünü açacaksın...
Ben mi?
Radyo başında büyüyenlerdenim...
Hep gol haberi almadım ki kadıköyden...
Varsın başkası atsın...
Kapatırım radyoyu... yakarım cigaramı... ufka bakarım...
Belki sabaha kadar uyuyamam...
Ama o formayı üstümden çıkarmam...
triko çubuklu formamı...
severim....
gezi için taksime gittiğimde de öyle yaptım biliyor musun?
gazı suyu yedim... öylece durdum...
silahım yok çünkü sevdamdan başka...
severim ben...
iyi günde kötü günde... bıkmadan usanmadan...
ne yönetim bilirim, ne tribünde bir grup...
çubukluyu tanırım... onu severim...
aykut gittiyse kocaman sevdası yadigardır...
Ben giderim.. sen gidersin.. o gider... Herkes gider...
Fenerbahçe sevdası baki kalır...  






2 yorum:

  1. Her zaman ki gibi duygulara tercüme..Sağol

    YanıtlaSil
  2. Hiçbir isim Fenerbahçe'nin önüne geçemez. Efsaneler vardır. Onların yeri ayrıdır. Fakat giden ardından; "Fenerbahçe sevdası baki kalır"

    YanıtlaSil