7 Mart 2011 Pazartesi

ahmak ıslatan...

en pis yağmurdur...
adını da birebir karşılar...
amaaan ne olacak şeker miyiz eriyelim dersin...
sırılsıklam olursun...
bir küçük şemsiye ile kurtulabilecekken...
su içinde kalırsın...
uyandığında çok geç olur...
su elbiseyi geçmiş damarlarına kadar sızmıştır artık...
ne der çinli; taşı delen suyun gücü değil damlaların devamlılığıdır...
sağanağın da bahercisidir aslında...
ahmaklığından damlalara uyanmazsın...
gök delinmiş başına çökerken...
döne döne şemsiye ararsın...
o şemsiye çoktan ait olduğu yere girmiştir...
dua et ki açılmasın...
ağlarsın sızlarsın isyan edersin...
çok canın yanınca bulut olursun...
yağmur yüklenirsin...
yağmur yüklenir senin gibi ıslananlar...
kimi görmüş kaçamamış, kimi hiç uyanrmamış...
ders almışsan eğer sen de yağmaya devam edersin...
üç beş damlayla bırakmazsın...
ya devam eden damlalarla taşı delersin...
ya ahmaklar gibi göçer gidersin...
sen yağmaya başla, gerisini düşünme...
anadolu'nun bereketi boldur...
her bir yanı yağar durur...
sen küçük bi dere olsan...
ya nehire varırsın, ya nehir gelir seni bulur...

buluta hapsolmuş yağmur damlalarına armağanımdır...

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder